Koç Köroğlu Çardaklı Çamlıbel’de dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz koçağı ile oğlu han Ayvazın, sünnet düğününü yapıyordu.
Bir aksakallı derviş düğüne geldi. Selam aleyküm selam. Derviş baba ağırlandı, yedi içti bahşişlerini aldı, Koç Köroğlu’ndan. Akşam Dem Odasına geçtiler. Sohbet başladı. Derviş, şöyle
Dedi. "" Beyim var olsun her şey yerli yerinde, sizin gibi bir beyin oğlunun sünnet toyun da, bir şey eksik,"
Köroğlu: Derviş baba ney eksik?
Derviş: padişahların, Şahların, beylerin çocuklarının toyların da, beylik alâmeti olarak, Telli Turna kanadın dan telekli tuğlar takılır.
Köroğlu: Derviş baba bu tuğları nereden bulurum?
Derviş, Bu parlayan tuğlar, ciğali Telli turnada olur da üç kişi de var.
İstanbul da Sultan Murat ta, Isfahan da Şah Abbas da, birde Malatya’nın Akça Dağında yaşayan Kiziroğlu Mustafa Bey de. Bu turnaların kanadın altında bir ciğali güneş gibi parlayan bu telekler var, gece karanlıkta yalap, yalap yanar.
Belki padişah dan, şahtan alırsın ama Kiziroğlu Mustafa beyden almak daha zordur dedi. Köroğlu
Bunu duyunca, yerinden ayağa kalktı.
__ Kim bu Kiziroğlu dedi.
Derviş: Beyim Kiziroğlu’nun azametli bir çiftliği var, mahiyetin de çok belalı adamları var. Kendisi kimseye baş eğmez, yalnız başına bir orduya bedel bir yiğittir.
Köroğlu bunu duyunca çok heyecanlandı. Köroğlu nun bir tabiatı vardı. Zoru severdi. Nerde bir güzel duysa, nerde bir güzel at duysa, nerde bir koç yiğit duysa, mutlaka elde ederdi. Şimdi aklı Kiziroğlu’na takıldı. Emir verdi toy ertelensin takı ben gelene dek.
Kırata bindi, neredesin Malatya Akçadağ diye yollara düştü. Gide gide bir akşamüstü Kiziroğlu’nun çiftliğin e ulaştı. Selam aleyküm selam Kiziroğlu’nun hizmetkârları karşıladılar Köroğlu’nu. Atını tavlaya çektiler, kendisini konak odasına aldılar.
Köroğlu Mustafa beyi sordu ava gittiğini söylediler. Belki bu aksam, belki üç gün ne zaman döner bilmeyiz, dediler.
Köroğlu kurnaz ve siyasetçiyi, kendisini tanıtmadı. Yiyip, içtikten sonra, Kır Atına bakmak bahanesi ile tavlayı gezdi.
Sordu hizmetkâra
__ Merakımı mazur gör evladım Kiziroğlu’nun, ciğali Telli Turnalarını görmek isterim.
Hizmetkâr saf saf gösterdi. Köroğlu hayret etti gerçekten Turna kanadın da iki telin şavkı ışık saçıyordu. Köroğlu odasına çekildi. Gece yarısı turnaların bir çift teleğini yoldu yola düştü. Sabah üzeri Kiziroğlu avdan dönmüştü, ilk işi turnalarına baktı, .Ne görsün turna telleri yok. Öyle bir nara attı ki, yer yerinden oynadı. Hizmetkârlar geldi. Onlarda şaştı kaldı. Sordu kim çiftliğime geldi. Baktılar gelen misafir de yok atı da.
Tarif üzere Kiziroğlu Mustafa Bey Alapaça atına bindi. Yola düştü.
Köroğlu geri dönüp baktı ki bir toz bulutu yükseliyor, vallahi bu gelen tekin değil olsa, olsa Kiziroğlu Mustafa beydir dedi. Kiziroğlu Köroğlu’nun önünü kesti, Bre hain, evime geldin, yedin içtin hem de hırsızlık yaptın dedi. Aman vermeden saldırdı Gün
Ortasına kadar çarpıştılar. Köroğlu’nun atı çamura saplandı, Köroğlu altına düştü. Kiziroğlu Köroğlu un göğsüne bindi. Köroğlu aman diledi. Köroğlu olduğunu söyledi. Kiziroğlu bağışladı. Köroğlu Çamlıbel in yolunu tuttu. Kiziroğlu gizlice onu takip
Etti. Acaba dedi bu kadar yara bereli gidince, kendisini nasıl anlatacak diye. Gece alaca karanlık ta Köroğlu, otağına ulaştı. Han Nigar sordu beyim bu ne hal?
Köroğlu sazını istedi, önü bu hale getiren yiğidi methetmeye başlasın, Kiziroğlu da dışarda dinlesin.
Bir fend ile geldi geçti
Hanım kim, gözüm kim
Kiziroğlu Mustafa Bey
Hışmı dağı deldi geçti
Hanım kim, canım kim
Kiziroğlu Mustafa Bey
Bir atı var Alapaça
Al at koymaz kırat kaça
Az kaldı ortamdan biçe
Hanım kim canım kim
Kiziroğlu Mustafa Bey
Hay ben ona eş olaydım
Anadan on beş olaydım
Keşke onla kardeş olaydım
Hanım kim canım kim
Kiziroğlu Mustafa Bey
Hay eden de haya teper
Huy eden de huya teper
Köroğlu nu çaya teper
Hanım kim canım kim
Kiziroğlu Mustafa Bey
Dedi kesti..
Dışarda dinleyen Kiziroğlu ellerim kırılaydı da bu yiğide elim kalkmayaydı diye ağladı.
İçeri girdi ve Köroğlu’nun ellerine kapandı , dedi ki erkek adam hanımın yanın da belli olur günden sonra Köroğlu’ndan bir daha ayrılmadı
Ozan Ahmet Poyrazoğlu